Laftan tövbe anlamazlar
Bön bön yüzüne bakarlar
O kadar boştur ki onlar
Konuşurken yankı yaparlar
Kitapla mangal yakarlar
Kalemle dolma oyarlar
O kadar sığdır ki onlar
Alime bilgi satarlar..
Sırf duyduklarını konuşurlar
Gördüklerini anlayamazlar
O kadar kemdir ki onlar
Bakarken verem saçarlar
Komşu açken tok yatarlar
Meteliğe limon sıkarlar
O kadar hindir ki onlar
Uyurken hesap yaparlar
İçkiyle gusül yaparlar
Esrarla tütsü yakarlar
O kadar keştir ki onlar
Yağmurdan sarhoş olurlar
Erkeği cünüptür kadını kokar
Bir ton sabunla paklanamazlar
O kadar pistir ki onlar
Toprak da cesetlerini kusar
NAİM KAYA
skip to main |
skip to sidebar
Naim Kaya'nın "Münzevi Adası"na hoş geldiniz.. Lütfen sessizce okuyun. Düşünceleriniz için sizi yormamak adına alta seçenekler ekledik, bir tanesine tıklayın! Ha seçeneklerde 'berbat olmuş' yok, böyle de bir düşünceniz varsa parçanın alt tarafına yorum olarak belirtebilirsiniz! Bir de bütün şiirler ilk sayfada yer almayabilir, onun için blog arşivinden seçip üzerine tıklayarak da onlara ulaşabilirsiniz. Size sessiz olun dedim ama ben çok konuştum bu kadar yeter :) Haydi rast gele dostlarım...
11 Aralık 2010 Cumartesi
Şahsi Facebook ve Twitter Adresim
Hakkımda
- N AO
- Şubatta doğdu. Martta bir aylık oldu. Sonra her sene bir sene bir sene düzenli olarak arttı. Yedi sene boyunca yaşayabilmek için değişik pratikler öğrendi (yemek yemek, sobaya dokununca yanacağını bilmek, türlü ihtiyaçlarını giderebilmek vs. ) O yedi yıldan sonraki yıllar sürekli okul denen değişik yerlerde bulunan ve ilk, orta, lise gibi seviyelerdeki binalara girdi çıktı. Olayı bilgisayar oyununa benzetiyor. Şu anda 4. level olan üniversite adlı bölümde. Oyunun sonraki seviyelerinde galiba iş bulması evlenmesi çoluğa çocuğa karışması falan gerekecek. Sonra da oyun bitecek ölecek işte! Ya da önce.. Kaygılarımla...